Öncelikle belirtmeliyim ki bana hediye gönderdiği şiir kitabını büyük bir keyifle ve mutlulukla okudum.Başarılı bir çalışma hayatı sonrasında yaşadıklarını,anılarını ve kendisi için özel olan insanları yine kendisine has üslubuyla şiirleştirmişti Osman Bey.Sonrasında ne kadar uzun zamandır şiir okumadığımı sordum kendime.Özdemir Asaf’lar Necip Fazıl’lar Nazım Hikmet’ler ve daha niceleri.Halbuki ne kadar önemlidir edebiyatımızdaki yerleri.Teknolojinin ve internetin bu denli hayatımızda olması mıydı bizi soyutlaştıran yoksa biz mi kaybediyoruz bazı şeyleri.İşte kafamı kurcalayan bütün bu soruları düşünürken geçtiğimiz yıl Şair Güzide Havva Güçyetmez’in geçirdiği rahatsızlık sonrasında oğlunun kendisine  anneler gününde ,şiirlerini kitaplaştırıp hediye etmesini ve yaptığımız güzel söyleşiyi hatırlıyorum…

Hadi gelin bu kezde edebiyatı şiiri ve sanatı bu işe gönlünü vermiş başka bir isimle Osman Kılıç’la konuşalım

 Merhaba Başarılı bir çalışma hayatı sonrasında kitap çıkarmaya ne zaman ve nasıl karar verdiniz ?

Gençlik yılları şiir yazıyordum. Cevat ŞAKİR’ in “HALİKARNAS BALIKÇISI” nı okuyordum. Bir anda kendimi MİTOLOJİNİN efsunu içinde buldum. Önce Batı Anadolu, Orta Asya, Sümer ve Mısır uygarlıkları ilgimi çekti. Derken dipsiz bir kuyu ve devam etti. Dört kitabı içeren konuları sonuçta bir kitap olarak yayınladık.

Neden şiir?

Şiir, duyguları en yalın ve etkin biçimde anlatma sanatıdır. Ne kadar kitap ve altyapı kültürü ile buluşursan hayal gücün artar ve de gerçeklerle tanışırsın. Epik tarzda Lirizm ve destansı bir coşku ile duygular dile geldiği anda yazarsın- tekrar tekrar gözden geçirirsin. Şiirde; gözlem, realite, romantizm, kahramanlık v.s v.s. her şey var..

Anılarınızı yaşadıklarınızı sizde iz bırakan şeyleri şiirleştirirken zorlandığınız oldu mu?

Elbette sonuçta hayat her zaman güzel şeyler sunmuyor insana .Acısıyla tatlısıyla yaşadıklarımızla yaşattıklarımızla bize ait.

Peki nasıl bir duygu geçmişinizi,bugun okumak ?

Geçmiş bilinmeden gelecek okunmaz. Geçmiş bütün insanlığın mirasıdır. Achilles ve Hector’ un Dram Trajedi acıklı öyküsünü TRUVA, şiirinde anlatırken; TRUVA filminde bütün sahneler canlı gibi işlenmiştir. Bunları manzumlaştırırken kendimi de içinde hissediyorum. Orijinalini bozmadan kendimi de katarak ortaya bir çıkıyor.

Eğer günlük tutsaydım 4000 sayfayı geçerdi. Çok renkli bir yaşamım oldu. Güldürü türü anılarımın bazılarını unutulmasın diye işledim. Aziz Nesin hocam olur

 Anlıyorum Yeteri kadar ilgilimiyiz sizce edebiyatla kitaplarla  yada bu alışkanlık nasıl kazanılır?

Öz Türkçe’ye hayranım  Kitabımda yalın ve devrik cümlelere yer verdim.Her türlü edebi konuyla ilgilenirim.Her türlü kitap okumaya değerdir.Çocuklar için bilim kurguçizgi resimli vs Ayrıca sunu belirtmeliyim ki bilgisayarda çok uzun zaman geçirmek kitap okuma alışkanlığını yavaş yavaş yok eder.

 İyi bir okuyucu muyuz diye sorsam? Siz bir eseri incelerken nelere dikkat edersiniz?

Çağdaş Edebiyat , yani tüm kitaplar ile ilgiliyim. Mitoloji en sevdiğim konudur. Mitoloji, efsane değil söylence edebiyatıdır. Dededen, babadan torunlara geçer. Sevdiğim filozoflardan en beğendiklerim çok olup, ama en çok Nietzsche ve Fernando Pessoa’ dır.

Muhakkak bütün şiirleriniz özeldir ama izniniz olursa sizde yer ayrı olanlardan birtanesini ve hikayesini paylaşalım okuyucularımızla…

Söylediğiniz gibi her şiirimin bir hikayesi var Bazısını çaresiz hasta bir zamanımda bazısını öğrencilik yıllarımda kaleme aldım Söylediğim gibi her birinde bazen acı bazen tatlı anılarımın izleri var.Onlardan birtanesi veda Bu şiirimle kalemi ve yazmayı bırakıp herkese vedamı sundum

VEDA

Ezelden ebede özgür doğdum

Yeryüzü uzansın altımda sessiz

Kara toprağa hasretle kucaklarken

Karanlıkları güneşe göndereceğim

Ömrümce topladığım ışığı

Çocukluğumda oynadığım toprağın kokusunu

Ölmeyen ruhumla soluyacağım

Bitmeyecek yaşamımdaki sevgi

Sonsuza dek sürecek

Dürüstçe yaşadım karşılığında

Adam gibi adam olarak

Son uykumda başım düşecek

Doğadan gelip doğaya veda ederken

Çığlık çığlığabağırmak

Ve yenidendoğmaktır ölüm!

Bu samimi söyleşi için çok teşekkür ediyorum kaleminize yüreğinize sağlık.Nice güzel günlerde yeni başarılrınızı ve eserlerinizi konuşabilmek ümidiyle …

Ben teşekkür ederim.

 

               

                                                                                        Mehmet SUNAY

Sosyal medya paylaşımlarıyla dikkatimi çektiler önce Yönetim kurulundaki arkadaşım Akın Ünal vasıtasıyla daha da yakından tanıdım.Kimi zaman yaşlı hasta bir teyzenin kapısını aralıyorlardı Kimi zamansa evsiz vatandaşlarımıza yemek dağıtıyorlardı. Topladıkları kırtasiye malzemelerini çok uzaktaki okullara yollarken , çeşitli alanlarda sosyal farkındalıklar oluşturuyorlardı.

Biraz araştırınca otuzbine yakın gönüllü üyesi olan bu iyilik hareketinin ,Otizm Federasyonu Yetkilisi ve Konged tarafindan yılın annesi seçilen Demet Çileli Baz önderliğinde kurulduğunu , yönetim kadrosunda ise Halit Mert ve 15 gönüllü üyenin aktif halde faaliyet gösterdiğini gördüm.Kocaman yürekli bu insanları canı gönülden kutlarken kısa bir söyleşi gerçekleştirmeyi de ihmal etmedim

Kendinizi “Üye sayısı her geçen gün artan, durgun suya atılan bir taşın,çıkardığı halkalar gibi büyüyen, büyüdükçe de çok güzel işlere imza atan bir "GÖNÜLLÜLÜK HAREKETİ’’ olarak tanımlamışsınız Nasıl başladı bu iyilik hareketi?

Demet Çileli Baz ve Halit Mert olarak bireysel yaptığımız yardım çalışmaları vardı , yine bir yardım çalışmasında keşişti yollarımız . 6/7 ayda çok büyüdük ve kocaman bir aile olduk

Peki attığınız adımın bu denli büyüyeceğini tahmin etmişmiydiniz?

Açıkcası bu işin büyüyeceğini tahmin ediyorduk ama bu kadar kısa sürede olması bizide şaşırttı 

Size nerden nasıl ve kimler ulaşabiliyor? 

Şahsi çevremiz bizzat , telefonla ve sosyal medya üzerinden ulaşıyor.grubumuzun üyeleri ve ihtiyaç sahibi insanlar da bize facebook grubumuz üzerinden ulaşıyor

''BİZ İNSANLARIN DİNİNE IRKINA RENGİNE MEMLEKETİNE DEĞİL MUHTAÇLIK DURUMUNA BAKIYORUZ''

Sıkı bir ekip çalışması gerektiren işler bunlar Yardımlarda,kriterleriniz neler ? Belirli bir denetim mekanizmanız ve platform içi işleyiş planlarınız var sanırım.

Biz insanların dinine, ırkına , rengine , memleketine bakmıyoruz.muhtaçlık durumuna bakıyoruz.Vatanımıza ,milletimize,bayrağımıza ihanet etmeyen herkese yardım eli uzatmaya çalışıyoruz. Kaymakamlıktan ve belediyelerden de bilgi desteği alıyoruz.Bizzat keşif yapmadan ilan yayınlamıyoruz. Keşfe giden arkadaşlarımız ilanın ihtiyaçlarını tespit ettiği gibi tedariğininde takibini yapıyorlar

Anlıyorum Peki insanlara zor zamanlarında dokunabilmek nasıl bir duygu?

Tarifi olmayan mutluluk bu, yaşamak lazım ,tarifini ve manevi huzurunu dile getirmek çok zor .İnsanların duasında olmak bizim için en değerli karşılıktır.

Elbette yardımeli uzattığınız bu kadar hayat ve hikayenin hepsi çok özeldir ama içlerinde sizi derinden etkileyen unutamadıklarınız var mı?

Engelli bir evladı olan anneye kıyafet ve gıda desteği yaptığımızda annenin bize ''Uzun zamandır peynir yememiştik.Allah(C.C) razı olsun Allah(C.C) ne muradınız varsa versin ''demişti .ölene kadar unutamayacağımızanılardan sadece bir tanesi

Zorlandığınız zamanlar da oluyordur muhakkak

Bazen sevkiyat konusunda sıkıntı yaşıyoruz ama gecikmeli olsada çözüyoruz.Bazen de keşfe gittiğimizde gördüğümüz hazin manzara karşısında boğazımız düğümleniyor.

Sadece halk desteğiyle mi yürüyorsunuz?

Çoğunlukla üyelerimizin destekleriyle yardım çalışmalarımızı tamamlıyoruz.Ama devletimizin sağladığı sosyal imkanlardan da yararlanılmak için yönlerdirdiğimiz oluyor tabi.

Hepimizin herkesin yapabileceği şeyler var önemli olan niyetlenip adım atabilmek herhalde…

Vakti olan vaktiyle , nakdi olan nakdiyle , gücü olan bedenen destek olduğu gibi, sadece ilanları paylaşarak etrafındaki kişilere ulaştıranlarda çok büyük destek oluyorlar.

Yönetim kurulu üyelerinden Akın Ünal’a dönelim Neler eklemek istersiniz?

İhtiyaç sahibi muhtaç insanları gördükçe içim sizliyordu onlar için birşeyler yapmaya çalışıyordum fakat bireysel yapabilecekleri çok azdı bende bunlar için birşeyler yapmaya çalışan kişiler arasında bulunmak istedim. Aslı güngör sayesinde platformla tanışmış oldum. Tüm üyelerin aktif rol aldığı bir platform yapısı olduğundan çabuk adapte oldum. Aslı güngör ve aynı zamanda anaokulu öğretmeni mine kaya ile birlikte çocuklar için çok güzel projeler gerçekleştirdik ve gerceklestirmeyede devam ediyoruz.

''AMACIMIZ ÖĞRENCİLERE ARTIK METERYALLER İLE DOĞAYA YARARLI ETKİNLİKLERİ YAPMADA YOL GÖSTERMEK ONLARI DAHA YARATICI FİKİRLER ÜRETMEYE HAZIRLAMAK''

Ne gibi projeler ?

Kuş Kafesleri Temiz Çevre Duyarli İnsanlar Hareketinden baslayarak Milli Eğitim'in okullarda uyguladığı eko-okul programı dogrultusunda Mustafa Şimşek Anaokulunda aile katilimi çalışmalari ile hazirlanan bir etkinliktir.Okul,Eko-okul Koordinatörü Anaokulu öğretmeni Mine Kaya tarafından yillik calisma planinda etkinlik olarak yer verilmistir ve tüm okul ogrenci ve velileri calismaya destek vermiştir. Ailelerin çocuklari ile hazırladıkları yem ve su kafesleri duyarli ekipler tarafindan doğaya yerlestirilecektir. Amacimiz öğrencilere artik materyaller ile dogaya yararli etkinkikleri yapmada yol göstermek onlari daha da yaratici fikirler üretmeye hazirlamaktir

Her çocuk gelmeli dusuncesi ile çıktığım bu yolda gurur ve onurumla yurumekteyim.Akdeniz Otizm Spor Klübü kurucularindan olarak sahsim ve tum arkadaslarim adina buyuk bir mutluluk.icerisindeyim

Duyarlılığınız çalışmalarınız ve yüzlerini gülümsetmeye vesile olduğunuz herkes adına birkez daha teşekkür ediyorum Yolunuz her daim açık olsun…

Sosyal Medya Hesapları:

https://www.facebook.com/groups/1712140889073318/

Antalya Yardımlaşma Platformu

                                                                       MEHMET SUNAY

Yer aldığı Akasya Durağı Arka Sokaklar Kardeş Payı Yanık Koza gibi yapımlar ve çocuklara yönelik hazırladığı tiyatro - drama çalışmalarıyla adından sıkça söz ettiren başarılı oyuncu Hakan Balcı’yla sanat eğitim ve kişisel gelişim üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdik…

Güzel bir gün geçirmenizi dileyerek başlayalım Nasılsınız?

Teşekkür ediyorum.

Bazen sosyal medyada yaptığınız espirili iğnelemelere çok gülüyorum J Renkli bir kişiliğiniz var

İnsanlar neye güldükleriyle kalitesini belli eder.Renkliliğe gelince hayat kendisi başrolde zaten.

 ''BU İŞİN EMEĞİ VAR USTASI VAR ÇIRAĞI VAR OKULU VAR''

Gencinden yaşlısına birçok kişi o renkli dünyada olmayı günün birinde de olsa yer almayı istiyor. Nedir bu ilgi çekiciliğin sebebi sizce ?

Kolay para tabiki.Çok para kazanıldığı zannediliyor ama kendileri için birşeyler yapmıyorlar.Kime sorsanız herkes yetenekli veya ailesinde yetenekli birisi var.Bu işin emeği var ustası var çırağı var okulu var.

Bu kadar projede yer almış bir sanatçı olarak sektörü değerlendirecek olursanız uzun vadede ve kalıcı olmanın altın kuralları neler? Kapılar kimlere açık?

Yıllardır sahnede olmamın sebebi becerilerimin oturmuş olması.Verilen karakterin tadını çıkararak oynuyorum benimsiyorum.Ayrıca tiyatroda verilen emek ve azim çaba sizi kalıcı kılar.Şu dönemde insanlar önce meşhur sonra oyuncu oluyorlar.Altın kurala gelince işini çok sevmek.

''GÜZELLİKLERİ GÖSTERMEK KÜLTÜR SANATLA BİRLEŞİNCE 
DAHA RENKLİ HALE GELİYOR''


Geçtiğimiz haftalarda röportaj yaptığım bir  sanatçımız sanat,kişilik sahibi insanlarca yapılırsa anlam taşır demişti.Siz neler düşünüyorsunuz?

Bana göre sanat bir varoluş biçimidir Kimilerinin içinde daha fazla kimilerinin içinde dah ortaya çıkrarılmamış.Bana göre tezat olan şeyler sanatı teşkil eder.Güzellikleri göstermek kültür sanatla birleşince daha renkli hale geliyor daha doyurucu oluyor.

''ÇOCUKLAR BİRER BOŞ HARDDİSK NE VERİRSEN ONU ALIRLAR''

Gelelim çocuklar için yürüttüğünüz çalışmalara.Biraz bahseder misiniz?

İşimin en çok sevdiğim kısmı art niyet yok doğrular temizler.Çocuklar birer boş harddisk Ne verirsen onu alırlar.Onun için hassasiyetle çalışılması gerekir.Drama çocuklara verdiğim eğitimlerden birisi.Daha birçok çalışmalarımız var.(ekip çalışmalarımız deprem tatbikatlarımız vs)

Son yıllarda anne babalar çocuklarındaki yetenek ve ilgi alanlarını  erken yaşta farketme çabasıdalar.Tavsiyeleriniz var mı?

Ben işin ekran önünü değerlendireyim isterseniz.Tabiki yaşları küçük olan arkadaşlar için biraz daha zaman var derim.Bu iş fırsat ve şans işi değildir Çalışmanın ve yeteneğinin karşılığıdır.Alt yapı bence  çok önemli.Sürekli geliştirilmeli Oyunculuk günün şartlarına göre sürekli değişen bir meslek.Okuyup araştırmalılar.

Kişisel gelişim alanındaki başarılı çalışmalarıyla Amerikan Başkanı Barack Obama dahil  47 ülkede takipçisi bulunan TEDx konuşmacısı , yazar , eğitmen ve neyzen olan Hakan Mengüç ile geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiğimiz söyleşide bazı tavsiyelerde bulundu onlardan birinde sevginin insanin kalbinde ,gözlerinde, davranışlarında ve karşı taraf  için yaptığı fedakarlıklarda olduğunu söyledi.Peki sizin için sevgi ve mutluluk ne ifade ediyor?

Aslında tamda işimi ifade ediyor.Dünyada tiyatro olmadan birşeyler belkide mutluluk eksik kalırdı.

Peki ya başarı?

Oyunculukta başarı,dili ve bedenini iyi kullanmak iyi bir bilgi birikimine sahip olmak Sosyal yapıyı iyi tahmin etmektir.

Samimi cevaplarınız için çok teşekkür ediyorum.Sağlıklı ve huzur dolu nice güzel senelerde daha nice başarı dolu projelerde yer almanız dileğiyle…

Ben teşekkür ediyorum.

                                                                                                 MEHMET SUNAY

Kişisel gelişim alanındaki başarılı çalışmalarıyla Amerikan Başkanı Barack Obama dahil  47 ülkede takipçisi bulunan TEDx konuşmacısı , yazar , eğitmen ve neyzen olan Hakan Mengüç Mehmet Sunay’ın sorularını yanıtladı…

Facebooktaki paylaşımlarıyla dikkatimi çekti önce.Derken ney çaldığını ve tasavvufla ilgilendiğini öğrendim.Biraz araştırınca aslında ne kadar mütevazi ve dolu bir uzmanla karşı karşıya olduğumu farkettim.Sağolsun söyleşi teklifimi kırmadı.Sizede okuması keyifli bir sohbet kaldı…  

Herkesin bir hikayesi var Sizinkisi nasıl başladı?

Bursa’da doğdum. Küçük yaşlardan itibaren tasavvuf ve ney ile ilgilenmeye başladım. Tasavvufun engin bakış açısı diğer öğretileri de araştırmama vesile oldu. Özellikle bilinçaltı konularında yaptığım çalışmalar sayesinde hipnoz, nlp, geştalt gibi sistemlerle tanıştım.

''HER PROBLEM GELİŞİMİMİZ İÇİN BİR ARMAĞANDIR''

Bu süreçte zorlandığınız zamanlar oldu mu ? Nedir problemleri kolay aşabilmenin altın kuralı/kuralları?

Öncelikle problemleri problem olarak görmemeliyiz. Her problem gelişimimiz için bir armağandır. Sıkıntılar, dertler bizim gelişip, olgunlaşmamızı sağlıyor. Ney kamışlıktan koparıldığında ham haldedir, görünürde birçok acı çeker, yandım bittim kül oldum zanneder ama sonra bir neyzenin hu nefesi ile harikulade bir müzik aletine dönüştüğünü anlar. Neyin görünürde çektiği acılar, onun müzik aletine dönüşmesi içindir. Acılar ve problemler olmasa gelişemezdik.

Tv programları seminerler yazılar.Birçok alanda tamamladığınız eğitimler.Nasıl bir duygu dinleyenken dinleten olmak?

Çok güzel bir duygu. Gözlerinizin içine bakan insanlar, onlara bir fayda sağladığınıza inanmak muhteşem bir his. Öğrendiklerimizi aktarmaya çalışıyoruz, inşallah hep devam edeceğiz.

''ETKİLİ İLETİŞİM,DOĞRU İLETİŞİMLE BERABER ETKİLEME VE İKNA ETMEYİ BARINDIRIYOR''

İletişim hakkındaki düşünceleriniz neler peki? Doğru ve etkili iletişim kurabiliyor muyuz?

Doğru iletişim bir insanın karşısındaki kişiyi kırmadan ve incitmeden düşünce ve duygularını aktarabilmesidir. Etkili iletişim doğru iletişim ile beraber etkileme ve ikna etmeyi barındırıyor. Türkiye’de iki konuda da sıkıntılarımız var. Karşımızdakinin ne anladığını pek umursamıyoruz.

‘’Zaman aslında o kadar da hızlı geçmiyor, biz hızlı gidiyoruz demişsiniz.’’ Nedir peki yavaşlamamıza engel?

Her şey çok hızlı,biz ise bu koşuşturma içinde durmak istemiyoruz. Tasavvufta çilehanelerin amacı insanın kendisi ile yalnız kalmasıydı. İnsan ancak gün içinde belli zamanlarda kendini dinleyerek, kendine zaman ayırarak yavaşlayabilir.

''YENİ BİR ŞEYLER ÖĞRENMEK İÇİN DÜNYANIN ÖBÜR UCUNA GİDEBİLİRİM''

Nasıl biridir Hakan Mengüç ? Kendinizi tanımlamak isteseniz …

Sıradan biriyim Konuşmayı, ney üflemeyi seviyorum. Ayrıca çok meraklıyımdır, yeni bir şeyler öğrenmek için dünyanın bir ucuna gidebilirim.

Anlıyorum Peki Neye tahammülünüz yada insiyatifiniz yoktur?

Masum birisine karşı yapılan haksızlığa.

Peki ya eleştiri?

Ben her gün eleştirilen bir insanım. Eleştiriye çok açığımdır ve hepsine saygı duyarım, teşekkür ederim.

''MEDİTASYON YAPMAK KENDİNİ DİNLEMEKTİR''

İnsanlar genelde günlük koşuşturmacalarından kendi iç seslerini dinleyemediklerinden şikayetçi Ne önerirsiniz?

 Ben meditasyon öneriyorum ama bazı dostlarımız "meditasyon" kelimesine takılıyorlar ve meditasyonun Hint geleneklerine ait bir kavram olduğunu sanıyorlar. Oysaki meditasyon, Latince meditatio kelimesinden türetilmiş olup, sözcük anlamıyla Batı dilinde "derin düşünme" anlamına gelmektedir.Meditasyon yapmak kendini dinlemektir, kendinle başbaşa kalmaktır. Ney üflemek de bir meditasyondur.

Hayattaki en büyük şansınız-şansızlığınız?

En büyük şansım tasavvuf ve ney ile küçük yaşlarda tanışmam. Şansızlık şu an aklıma gelmiyor

Ne kadar daha alacak nefesimizin kaldığını bilmediğimiz şu geçici dünyada huzurlu ve mutlu olmak kalmak için neler tavsiye edersiniz

10 tavsiyem var;

1) Asla farklı olduğun için utanma

2)Yaşadığın her şey sana bir şey öğretmek içindi. Bunu unutma!

3) Mümkün olduğunca kimsenin senin adına karar vermesine izin verme ama başkalarının haklı olabileceğini de unutma

4) İnsanlarla ilişkilerinde asla kendi ihtiyaçlarını ikinci plana atma

5) Sevgi insanin kalbindedir,gözlerindedir, davranışlarındadır, senin için yaptığı fedakarlıklardadır.

6)Her zaman ama her zaman, mutlaka kendine iyi davran.

7) Eğer seni sevmeyen biriyle birlikteysen, yalnız kalmaktan korkup ilişkide kalma, çünkü kalmanın bedeli sevgisiz bir hapiste yaşamaktır.

8) Hayatta en büyük dostun sen olabileceğin gibi hayattaki en büyük düşmanın yine sen olabilirsin.

9) Asla tecrübe kazanmaktan kaçma

10) Hiçbir şey için geç değil bunu unutma.

Bu samimi sohbete zaman ayırdığınız için çok teşekkür ediyorum.Başarılarınızın devamını diliyorum…

                                                                                  MEHMET SUNAY

Türkiye,Poyraz Bebeği, haber bültenlerinde babasının çaresizlikten kendisi için,sanayide yaptırdığı cihazın hikayesiyle tanıdı.Geçtiğimiz yıl organ nakli gerçekleşen minik Poyraz’ın son durumunu babası Servet Ergün’le konuştuk.


-Merhaba Servet Bey.Öncelikle tekrar geçmiş olsun.Nedir son durum?
Sağolun Poyraz’ım artık daha iyi çok şükür.Kontrollerimize gidiyoruz.
-Çok şeker Maşallah.Allah(C.C)bağışlasın.Bir dönem yapamadığınız çoğu şeyi artık yapabiliyorsunuz sanırım.
Evet çok şükür.Zor günlerdi Bir baba olarak dik durdum Asla isyan etmedim Ailem sevenlerimiz ve
devletimizde destek oldular sağolsunlar.

-Neydi Sizi en çok zorlayan?

Kolay şeyler yaşamadık. Poyraz'ı yaklaşık 2 hafta sanayide yaptırdıgım cihazda tuttum. O dönemde bir hayırsever, bize gerekli olan fototerapiyi hediye etti. Bu sayede oğlumun başında nöbet tutarak kalabildik.Çünkü gözünün ışığa maruz kalmaması gerekiyordu aksi halde kör olma riski vardı.

-Sonrasında nakil süreci sanırım.
Evet birçok kişi gönüllü olarak karaciğerinden parça vermek istedi sağolsunlar ama zor olsada ben verdim
-Zorlu kısım neydi?
Karaciğerimde yağlanma vardı.3 ayda yaklaşık olarak 15 kilo verdim.Sonrasında Prof. Dr. Koray Acarlı başarılı bir ameliyatla nakli gerçekleştirdi.
-Ameliyat sonrası neler hissettiniz?
Aklıma ilk gelen Poyraz’ımı bembeyaz görebilmek oldu.Çok şükür bugünümüze o bana bayramın en güzel hediyesiydi Bu arada organ naklinin önemine sizin vesilenizle birkez daha dikkat çekmek istiyorum Nakil bekleyen ve gerçekten zor durumda olan o kadar çok insan varki…
-Haklısınız.Size evlatlarınızla birlikte kocaman bir ömrü sağlık huzur ve mutlulukla paylaşmanızı diliyorum.
Çok teşekkür ederim…

‘’ Bu Ülkenin Sorunu Sorunumuz Mutluluğu Mutluluğumuzdur.Yaşamı Birlikte Örmek Durumundayız’’

‘’ Bu Ülkenin Sorunu Sorunumuz Mutluluğu Mutluluğumuzdur.Yaşamı Birlikte Örmek Durumundayız’’ 

Bu sözler uzun senelerdir yurdun dört bir köşesinde faaliyet gösteren Altınokta Körler Derneği’nin Antalya Şube Başkanı Rahim Ezgi’ye ait.

‘’15 Ekim Dünya  Beyaz Baston Günü’’ sebebiyle Düzenleyecekleri basın toplantısı öncesinde,beni misafir ediyor…

Yüreği vatan sevgisiyle dolu bir yurttaş,mücadeleci çalışkan bir dernek başkanı ,evlatları için büyük bir özveri ve hassasiyet gösteren bir baba o.

Hukuk fakültesi mezunu ve iyi bir Beşiktaş taraftarı.  Öyle ki geçtiğimiz günlerde kendisine  onursal üyelik de verilmiş

İşte size okunası keyifli bir Cumartesi söyleşisi

-Merhaba Rahim Bey Öncelikle röportaj teklifimizi kabul ettiğiniz için çok teşekkür ediyoruz.Amacımız böylesi önemli bir günde konuya farkındalık oluşturabilmek.

Hoşgeldiniz Mehmet Bey.

Bildiğiniz üzere Altınokta çok uzun senelerdir faaliyetlerini yürütmekte.Biz isteriz ki sorunlar sadece engelliler için değil bütün sıkıntı yaşayanlar için çözüme kavuşturulabilsin.Bu bazen bir engelli bazen yaşlı bir birey bazen de yardıma muhtaç bir aile olabilir. Bu ülke hepimizin.Sorunu sorunumuz mutluluğu mutluluğumuzdur.

‘’Biz geçici yardımlar değil uzun vadede toplumda daha rahat bir şekilde yaşamımızı sürdürebileceğimiz projeler bekliyoruz’’

-Beklentileriniz Neler?

Biz geçici yardımlar değil,uzun vadede toplumda daha rahat bir şekilde yaşamımızı sürdürebileceğimiz projeler bekliyoruz Kaldırımlarda daha rahat yürüyebilmek toplu taşım araçlarını daha kolay kullanabilmek mobil uygulamaları daha rahat ulaşabilmek gibi.Bu bir sorumluluk aynı zamanda yasal zorunluluk.

-Sizin mobil uygulamalar konusunda iyi bir araştırmacı olduğunuzu biliyorum

Evet ama yeterli değil.Ben elimden geldiği kadar teknolojiyi kullanmaya çalışıyorum Özellikle evlatlarım için.

-Allah(C.C) bağışlasın.Çocuklarınız olduğunu bilmiyordum

Evet güzel bir ailem var Bende herkes kadar hayat mücadelesi içerisindeyim.Onlara,görme engelimi hissettirmemeye elimden gelenin en iyisini vermeye çalışıyorum.Herşey evlatlarımız için.

-Beşiktaş onursal üyeliğinizde hayırlı olsun bu arada

Evet teşekkür ederim İyi bir Beşiktaş taraftarıyım.

-Başka neler yapan başkan?

Birşeyler karalamayı,şiiri severim Geçen gün rüyamda Karacaoğlanla atışıyordum(gülüyor)

-Hayat eşittir nedir sizin için?

Mücadele.Hayatta her daim mücadele etmek durumundayız.

-Çok teşekkür ediyorum Bu samimi sohbet için.Varmıdır eklemek istedikleriniz

Ben teşekkür ederim Bizim kapımız herkese açık Daha çok aktif çalışan gönüllü üyeye ihtiyacımız var Hepimiz taşın altına elimizi koymalıyız.Mutlu yarınlar diliyorum…

Facebook Sayfamız

https://tr-tr.facebook.com/people/Alt%C4%B1-Nokta-Antlya/100000566435975

''Sanat,Egosundan Arınmış,Üreten ve Kişilik Sahibi İnsanlarca Yapılırsa Anlam Taşır.''

         Aynı tv kanalında çalıştığımız dönemde tanıdığım, uzun seneler boyunca iş yaşamının birçok kademesinde üst düzey görevlerde bulunmuş ,şu sıralarda ise altmış yaş üzeri sanatseverler için eğitimcilik yapan korolarda müzikseverlerle buluşan dostlarını bir araya getirmek için yemekler organize eden ve mum eritme-dizaynıyla uğraşan pozitif bakış açısı yüksek,hayat dolu bir kadın Sibel Yiğit.

      Yer aldığı bütün ortamlarda dostlarıyla tek tek ilgilenir,kimin ne sıkıntısı varsa hemen oracıkta çözümler üretip gülücükler dağıtır herkese.Şu sıralar basında da yer alan sergisi dikkatimi cekti ve kaptım kayıt cihazımı Antalya’nın tarih kokan semti Kaleiçi’ne doğru yola koyuldum.Akşamları bir başka güzel bu şehir.Işıklandırılmış küçük şirin taş evlerin bulunduğu sokaklarda canlı müzik yapan gençlerin arasından geçip,el yapımı mumların sergilendiği lazer pansiyona ulaşıyorum.Her zamanki enerjisiyle karşılıyor beni Sibel Abla.

-Standlara dizilmiş onlarca farklı şekil ve renkte mum . Görüntü çok hoş.

Teşekkür ederim Mehmetçiğim.Artık evimde eşya kalmadı (gülüyor).Bugüne kadar 450 ye yakın her biri birbirinden farklı mum şekillendirdim.

-Neden mum?

Seviyorum Belkide  verdiği ışık,enerji beni etkileyen.

-Bunca senedir hep neşe ve enerji dolu biridir Sibel Yiğit.Hiç mi değişmez bir insan ?

Mehmetcigm uzun seneler araştırmalar yaptım Öfke ve sinir insana birtakım rahatsızlıklar olarak geri dönüyor Şu fani dünyadaki kısıtlı zamanımızı çok daha güzel değerlendirebiliriz

-Sanat,hayatınızın neresinde ?

Benim olmazsa olmazlarımdan.Deşarj olduğum insanlara dokunabildiğim bir vesile aslında ama doğru insanlar tarafından yapıldığında anlam taşıyor.

-Doğru insan ? Sanatla uğraşmak için mutlaka profesyonel olmak mı gerekli ?

Hayır Tabiki Kastettiğim, egosundan arınmış,üreten ve kişilik sahibi insanlar.

Sanat, egosundan arınmış,üreten ve kişilik sahibi insanlarca yapılırsa anlam taşır.

-Öyle bir tavsiyede bulunun ki hem sade hem etkileyici olsun dersem Ne Önerirsiniz?

Gülümse (gülüyor) Güne gülümseyerek başlarım çok uzun  senelerdir.Birde insan biriktir bolca.

-Bazen canımızı sıkan şeyler sarıyor hayatımızı Hergün hergün gülümseyerek güne başlayabilmek
büyük meziyet bence.

Evet büyük mesele ama bunu başarabilirsen hayat cok daha başka oluyor inan

 -Çok şık bir mekanda açmışsınız serginizi .

Evet şehir dışından gelen misafirlerimide burada ağırlarım zaman zaman.Güzel bir yer Bu alanda aldıkları ödülleri var Lazer Pansiyonun.

-Çok teşekkür ediyorum Her zamanki samimiyetin ve enerjinle hem sergini hemde yüreğini açtın bize.Daha nice başarı dolu çalışmalar diliyorum

Ben teşekkür ederim  Mehmetçigim…